Yapılan araştırmalar endüstriyel hayvancılığın kaynakların sürdürülebilirliğini riske attığını gösteriyor. Bu yazımızda et tüketiminin, dolayısıyla hayvancılığın, gezegeni ve içinde yaşayanları nasıl etkilediğini inceleyeceğiz.
Hayvancılık, dünyadaki sera gazı salınımlarının %18'inden sorumludur. Hayvancılıkla salınan sera gazları ve atmosferdeki oranları şöyledir:
● %9 karbondioksit
● %35-40 metan
● %65 nitröz oksit
Karbondioksit salınımına neden olan hayvancılık faaliyetleri: ormansızlaşma, üretim ve taşımada kullanılan enerji, otlatma alanlarındaki toprak kaybı şeklindedir.
Metan gazının sera etkisi karbondioksitten yaklaşık 28 kat daha fazladır. Hayvanların saldığı metan gazının %90'ı geviş getiren hayvanların sindirim sistemlerinde üretilir.
Endüstriyel hayvancılık, dünya üzerindeki ormanlar için en büyük tehditlerden biridir, çünkü otlatma ve yem yetiştiriciliği için ormanlar yok edilir. Ormanların yok edilmesiyle habitat kaybı ve türlerin yok olması gibi sorunlar baş gösterir.
Endüstriyel hayvancılık için yağmur ormanlarının %80'i kesildi. 2020 yılında 42.000 kilometrekare tropikal yağmur ormanı kaybedildi. Bu, 1 gün boyunca dakikada 9 futbol sahasının yok olması anlamına gelir.
Dünyadaki tarım arazilerinin %80'inden fazlası hayvansal üretim için kullanılır. Sadece ABD’de toprağın %47’si gıda üretmek için kullanılır. Bunun da %70’i büyükbaş hayvanlara yem yetiştirmek için ayrılır. Kalan kısmın da yalnızca %1’inde insanlar için sebze, meyve ve yemiş üretilir.
Hayvancılık büyük bir alanı işgal etmesine rağmen sağladığı fayda çok küçüktür. Hayvansal gıdalar dünyadaki toplam kalorinin yalnızca %18'ini ve toplam proteinin %37'sini karşılar. Başka bir deyişle yem bitkileri yerine insanlar için sebze, meyve ve yemiş yetiştirilseydi dünyadaki açlık sorunu büyük ölçüde biterdi.
Tatlı suların %70’i tarım için kullanılır. Bunun da büyük kısmı hayvan yemi üretimi gibi hayvancılık faaliyetleri için harcanır. Hayvansal üretim için harcanan su, tahıl üretimi için harcanan su miktarından yaklaşık 100 kat daha fazladır.
Besi sığırları en verimsiz gıda dönüştürücülerdir. Besi sığırlarından sadece 1 kg et üretebilmek için onları tam 25 kg yem yem ile beslemek gerekir yani yediklerinin %95'inden fazlası atık olur. Ayrıca 1 kg sığır eti üretmek için yemlerle birlikte yaklaşık 15.452 litre su kullanılır.
Sığır yetiştiriciliğine kıyasla daha az su gerektirse de 1 kg domuz eti için 6.179 litre, 1 kg keçi eti için 5.663 litre, 1 kg tavuk eti için 4.461 litre su kullanılır. Bunlara karşın 1 porsiyon siyah fasulye üretimi için sadece 185 litre su gerekir.
Endüstriyel hayvancılığın su tüketimini aynı gıda türü üzerinden incelersek: 150 gramlık vegan burgerin su ayak izi (Bir bireyin, topluluğun veya işletmenin su ayak izi, birey veya topluluk tarafından tüketilen veya işletme tarafından üretilen mal ve hizmetleri üretmek için kullanılan toplam tatlı su hacmi olarak tanımlanır.) 158 litre iken 150 gramlık sığır eti burgerinin su ayak izi 2.350 litredir. Özetle: Aynı yiyeceğin et versiyonunu üretmek için 15 kat daha fazla su harcanır.
Hayvancılıkla dünya çapında her yıl milyarlarca ton gübre üretilir. Bunların içindeki yüksek düzeyde nitrojen ve fosfor su kaynaklarına karışır. Bu da alg patlamasına neden olur.
Su yüzeyini kaplayan algler güneş ışığını ve oksijeni perdeler. Işıktan ve oksijenden mahrum kalan su canlıları için yaşam koşulları zorlaşır. Sorun alglerin ölmesiyle de bitmez. Alglerin ölmesiyle başlayan bakteriyel ayrışma sudaki oksijeni tüketir. Ötrofikasyon olarak adlandırılan bu süreç balıkların ve diğer su canlılarının boğularak ölmesine yol açar.
Tüm bunlara karşın et tüketimini tamamen bitirmesek bile azaltırsak:
● Su kaynaklarımızı verimli şekilde kullanabiliriz.
● Küresel açlığı bitirebiliriz.
● Ormanları ve içindeki canlıları koruyabiliriz.
● Küresel ısınmanın etkilerini düşürebiliriz.
● Et temelli diyetlerin neden olduğu sağlık sorunlarını önleyebiliriz.
Unutmayın! Bir tercihle çok şey değişir.
· https://iapwa.org/the-environmental-cost-of-animal-agriculture/
· https://www.frontiersin.org/journals/sustainability/articles/10.3389/frsus.2022.841106/full